10:21  BAŞKAN SEÇER, ‘TARSUS KARBOĞAZI ÇEVRE FESTİVALİ’NE KATILDI  10:10  GEZEGENEMİZİ KURTARMAK İSTİYORSAK DAHA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEĞE GEÇİŞ KAÇINILMAZDIR  21:40  GAZETECI A. VAHAP ŞEHITOĞLU, KıZ KARDEŞINI KAYBETTI  21:57  MERCAN’DA BİR İLK: ‘GECE GÖZLEM ETKİNLİĞİ’  21:35  ŞEHITOĞLU, DURAK’A TAM DESTEK VERDI  10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı 
Dış politika tel tel dökülüyor | DEMOKRAT MERSİN GAZETESİ
image
Şahin MENGÜ

Dış politika tel tel dökülüyor

Takım oyunlarında bir tabir vardır, takım çok kötü oynadığı zaman “tel tel döküldü” denir.

AKP iktidarının uyguladığı dış politikada işte böyle tel tel dökülüyor. Elbette bunun çeşitli nedenleri vardır ama en önemlilerinden ilki, dış politikaya şekil veren Tayyip Erdoğan’ın tarih ve uluslararası ilişkiler konularında bilgisinin yetersiz olması, ikincisi ise meslek olmanın ötesinde bir sanat olan diplomasinin ustalarını yani Tayyip Bey’in deyişiyle “monşerleri” yanından uzaklaştırmasıdır.

Türk diplomasisinin Osmanlı’dan bu tarafa yerleşmiş güçlü bir geleneği vardır. Bunu bilen akıllı siyasetçiler, uluslararası ilişkilerde, Tayyip bey tarafından “Monşerler” diye küçümsenen diplomatları yanlarından hiç eksik etmezlerdi.

Eğer Tayyip Bey bu “monşer”leri yanından uzaklaştırmasa, bir taraftan Irak’ın toprak bütünlüğünü savunur görünürken, bir taraftan da Barzani’nin sırtını sıvazlayarak, Kuzey Irak’ta Kürtlerin bağımsızlığını savunmazdı. Bunun Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tehlikeye düşüreceğini kendisine anlatırlardı.

Kuzey Irak’ta soydaşlarımız Türkmenlerin hakları, can ve mal güvenlikleri savunulmadı. Hatta soydaşlarımız arasında bile Sünni-Şii ayrımcılığı yapıldı.

Nitekim, Tayyip Erdoğan’ın bu yanlış tutumundan ötürü, Irak Merkezi Yönetimi Türk işadamlarını kara listeye alıp, ihalelerden dışlıyor; Türkiye’yi Irak’ın içişlerine karışarak mezhepçilik yapmakla da suçluyor.

Tayyip Erdoğan dış politika konusunda, yanına derinliği kendisinden menkul Ahmet Davutoğlu gibi bir adamı değil de o beğenmediği “monşer”leri alsaydı, Arapların, Arap olmayan bir milletin, Arap aleminin lideri olmasını içlerine sindiremeyeceklerini anlatırlardı. O da İslam dünyası lideri olma hayalinden vazgeçerdi.

O “monşer”lere danışarak, dış politikayı şekillendirseydi, Suriye’de Amerika istiyor diye Esad karşıtlarına her türlü desteği vererek Suriye bataklığına sürüklenmezdi.

Suriye’de Esad karşıtlarını desteklerken o monşerlere danışsaydı, “Suriye bizim içişimiz” diyerek, komşuluk ilişkilerini ve uluslararası hukuku yok saymazdı. Arapların kendi içlerinde birbirlerini yerken, buna dışarıdan, Arap olmayan bir başka unsurun müdahalesinden de hoşlanmayacaklarını kendisine anlatırlardı. Ona Cumhuriyeti kuranların “Komşular arası ihtilaflarda taraf olunmaması ve Arapların içişlerine karışılmaması” yolundaki ve AKP iktidara gelinceye kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin geleneksel dış politikasına sıkı sıkıya bağlı kalmasını öğütlerlerdi.
 
Nitekim, iki komşumuz İran ve Irak arasındaki savaşta Türkiye’nin nasıl bir aktif tarafsızlık uygulayıp başarılı olduğunu anlatırlardı.

Dün Esad gitsin diye siyaset üretirken, şimdi Suriye’de IŞİD’e karşı Esad’a destek olan Rusya ve İran ile berber hareket etmek, dış politikadaki diğer bir büyük çelişki.

Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyindeki Kürtlere destek verirken yani Amerika’nın istediği kukla bir Kürt devleti kurulması için Amerika Birleşik Devletleri’nin tetikçiliğini yaparken bunun Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tehlikeye düşüreceğini görememek büyük bir aymazlıktı.

“Ey Amerika, Ey Almanya” diye bağıracağına Yunanlıların Ege Denizi’ndeki, 18 adet kayalık, adacık ve adayı işgal etmesine ses çıkartırdı.

Yunan Başbakanı’nın Lozan’a aykırı bir şekilde Türk karasuları ve toprakları üstünde fantomla uçmasına tepki verirdi.

Tayyip Erdoğan iktidarına kadar hiçbir Yunan Başbakanı böyle bir küstahlığa cesaret edememişti.

Ergenekon, Balyoz ve benzeri kumpas davaları ile AKP, FETÖ ve arkasındaki Amerika sayesinde Türk Ordusu kafeslenmiş ve böylece caydırıcılığını kaybetmiş, moral motivasyonu çökertilmiştir.

İşte bu nedenledir ki Aleksis Çipras, Türk karasuları ve Türk toprakları üstünde savaş uçağı ile küstahça uçabilmiştir.

AKP iktidarı döneminde yabancı diplomatlar arasındaki yaygın inanç, bizim sadece üst perdeden konuşup ama herhangi bir tepki vermeyeceğimizdir.

AKP iktidarı döneminde Irak, Suriye ve Ege Denizi’nde yaşadıklarımız dahi Türk dış politikasının tel tel döküldüğünü göstermektedir.

 

 Yazı Tarihi : 17.10.2017 08:44:57 | E-Mail :
 


 
  YAZARIN ARŞİVİ
 


 
  YORUMLAR
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz          :

Güvenlik Kodu     : Güvenlik Kodu
Kod                        :

 



 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA