Ben buraya 30 yıl önce de gelmiştim…” dediği için kendisine kızdığım arkadaşı…
“İncirlik Üssü kapatılsın” diyerek üsse yürümüştük.
30 yıl sonra aynı amaçla ve taleple yine üsse yürüdük.
Konuşmacı arkadaşım da ilk satırdaki sözlerle başlamıştı konuşmasına.
“Demek ki, etkili olamamışız bunca yıldır…” diye düşünmüştüm.
Ya, eylemlerimizde bir yanlışlık vardı,
Ya, talepler halkın talepleriyle uyuşmuyordu,
Ya, yönetenlerimiz bizi duymuyorlardı,
Ya iktidar sahipleri bilmiyor, görmüyor ve duymuyorlardı…
Bir yerlerde;
Yanlışlık,
Eksiklik,
Yaşama uyumsuzluk,
“Güç” olamamak vardı demek ki…
* *
1 Mayıs günü “İşçilerin birlik, dayanışma ve mücadele günü” etkinlikleri yapıldı, ülkemizde ve dünyada.
Gebze, Tandoğan ve Gündoğdu alanları merkez olmak üzere yurt genelinde etkinlikler oldu.
Genel olarak, günün anlam ve önemi vurgulandı. Ancak;
Kıdem tazminatları konusundaki duyarlılık,
Taşeron işçilere kadro,
Sosyal haklar ve güvenceler,
Sendikalı olmak hakkı ve sorumluluğu vb ya yeterince anlatılamadı, ya da yasak savıldı…
Önceki yıllara ve işçi eylemlerine baktığımızda;
TEKEL direnişi ruhunu göremedik,
“Ortak payda” net değildi,
“Devrimcilik” anlayışı oldukça değişmiş ve birlik, yerini küçücük parçalara bırakmıştı.
Alanlara akanların sayısal çoğunluğu geçmişle kıyas bile götürmüyordu…
Geçtiğimiz yıl da İzmir/Gündoğdu’daydık. Bu yılın sevindiren yanı; geçtiğimiz yıl oldukça kalabalıkla katılan HDP’nin bu yıl iki elin parmakları kadar kalmış olması…
TGB – TLB ve Vatan Partisi kortejlerinin ise oldukça kalabalık olması.
1) Millete güvenmeliyiz. Yeri ve zamanı geldiğinde gereğini yapıyor.
2) Derdimizi, ya da sahiplendiğimiz emekçilerin sorunlarını anlatırken anlaşılır olmalıyız.
3) Emekçilerin, haklarına sahip çıkmalarının; hak, görev, sorumluluk, gereklilik olduğunun yol göstericileri olmalıyız.
4) “Vatan” sahipliğinin, yaşamak için gerekliliğini hep birlikte kavramalıyız.
5) “Bilinçli davranış” yaratmalıyız.
6) “Zaman” geri getirilemiyor. Onu çok iyi kullanmalıyız ve harcayamayız.
* *
“Yaşasın Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye” diyerek idam
sehpasına çıkan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan yiğitlere selam olsun!
Işıklar içinde yaşayın ve huzurlu olun!
Mücadeleniz, mücadelemize hep ışık tutmaktadır.