25 EYLÜL'DE YAPILACAK SÖZÜM ONA BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN REFERANDUMU KONUSUNDA, ATATÜRK'ÜN İRADESİNE VE CHP PROGRAMINA UYGUN BİR TUTUM NASIL OLMALIDIR?
Ülkeyi bölme esas olarak 150 yıldan bu yana emperyalist güçlerin ve destek verdiği bölücülerin planları içindedir. Bugün emperyalist ABD, bu planı artık açıkça görüldüğü gibi BOP eş başkanı ile değil, bölgede terör faaliyeti yürüten başta PKK olmak üzere kara güç olarak kullandığı sözüm ona KÜRDİSTAN kurma hayaliyle uyuttuğu işbirlikçileri vasıtası ile yapmaya çalışmaktadır. Öncelikli amaçları Irak Kürdistanı sonrasında, ülkemiz Türkiye dahil bütün bölge devletlerinin toprak bütünlüğünü bozup yeni haritalar çizerek İran'dan Akdeniz'e kadar uzanan BÜYÜK KÜRDİSTAN'ı kurmak ve işin tepesine de terör örgütü PKK'nin yerleşmesini sağlamaktır.
25 EYLÜL referandumu, bu sürecin en önemli ayağıdır.
Bu bölgede ABD ve İSRAİL'in dayatması ile yapılan referandum sonucu kurulması BOP çerçevesinde planlanan sözüm ona bir KÜRDİSTAN; öncelikle ülkemizde de açıkça faaliyet yürüten BARZANİ YANLILARININ VE milletvekili SEZGİN TANRIKULU'nun gazetelere yansıyan açıklamalarının tersine, yine ABD'nin IRAK’ı işgal altında tutarken zorlaması sonucu kabul edilen IRAK ANAYASASIna da açıkça aykırıdır.
Daha da önemlisi böyle bir sonuç, açıkça ABD’nin kara gücü olan ve ülkemizde son 33 yılda onbinlerce yurttaşımızı ve güvenlik görevimizi şehit eden, terör yaratan, katliamlar yapan PKK'nin ülkemizi de bölerek ABD emperyalizminin kazanmasına hizmet etmesi demektir.
Sonucuna siz karar verin.
Ancak bu referandumda sonuç ne çıkarsa çıksın bütün bölge devletleri ve milletleri ve hatta aklı başında ALMANYA, ÇİN, HİNDİSTAN, RUSYA vd bu sonuca razı olmayacaktır.
Bu referandumu ülkemiz içinden destekleyen açıklamalar, maalesef ABD'nin kara gücü olan terör örgütü PKK'nin ve doğrudan ABD'nin kazanması üzerine hazırlanan senaryolar üzerine oturtulmuştur.
"Kuzey Irak'ta yaşayan Kürtler, zaten bağımsızdır. Bu yüzden orada bağımsızlığın ilanı da doğru olur." anlayışı siyaseten hatalı ve gerçeklere de ters düşmektedir.
Öncelikle IRAK KUZEY BÖLGESEL YÖNETİMİ, asla IRAK ANAYASASINA göre de bağımsız bir devlet de değildir ve referandumda evet çıksa dahi Irak Anayasası'na uygun olamaz. Ayrıca bu referandum kabul edilse bile 1926 ANKARA ANTLAŞMASIna da aykırı bir sonuç doğurur. Bu da taşları yerinden oynatır.
Bir fikir ileride sürerken işin aslını öğrenmek en doğrusudur.
Bu konuda dün CHP MİLLETVEKİLİ VE GENEL BAŞKAN YARDIMCISI SAYIN ÖZTÜRK YILMAZ'IN gazete ve televizyonlara da düşen bu konudaki AÇIKLAMASI doğru, yerinde ve ÖĞRETİCİDİR.
Sayın YILMAZ, geçmişte PKK'NİN avukatlığını yapan, şaibeli bir geçmişi olan, CHP'ye de nasıl geldiği anlaşılamayan milletvekili SEZGİN TANRIKULU'nun sanırım kendisine verilen göreve uygun olarak ifade ettiği "Referandum, bir haktır. KÜRDİSTAN kurulmalıdır" anlayışının tam tersine ve ATATÜRK'ÜN TÜRKİYE CUMHURİYETİ'nin kurucu İRADESİNE ve kurucu CHP PARTİ PROGRAM'NA UYGUN VE TARİHİ BİR AÇIKLAMA yapmıştır.
Sayın YILMAZ'ı Atatürkçü ve ALTI OK’u savunan bir CHP’li olarak kutluyorum.
CHP de en kısa zamanda kurumsal olarak Atatürk’ün iradesine, CHP'nin devlet kurucu Programına uygun olarak bu emperyalist merkezlerin desteklediği REFERANDUMA KARŞI TÜRK KAMUOYUNU AYDINLATICI VE RAHATLATICI BİR AÇIKLAMA YAPMALI VE bu bölgedeki milli devletler aleyhine bir durum yaratacak olan ve özellikle o bölgede yeni çatışmalara ve savaşlara da yol açacak referanduma karşı MÜCADELEDE BAŞI ÇEKMELİDİR.
Cesaretle ifade ediyorum: REFERANDUMA KARŞI ÇIKMAYAN, SÖZÜM ONA BAĞIMSIZ BİR KÜRT DEVLETİNİN KURULMASINA DİRENMEYEN, MÜCADELE ETMEYEN HİÇ KİMSE NE ATATÜRKÇÜ VE NE DE VATANSEVER OLAMAZ.
Bugün bu REFERANDUMA kim destek veriyorsa, o açıkça PKK ve ABD EMPERYALİZMİNİ destekliyor demektir.
Başta ULUSLARIN KENDİ KADERİNİ TAYİN HAKKI vb olmak üzere hiç bir teori, bu gerçeği değiştiremez. Kimse emperyalizme hizmet eden bu hikayelerle bizi kandıramaz.
KONFÜÇYÜS’ün dediği gibi, DÜŞÜNMEDEN ÖĞRENMEK FAYDASIZ, ÖĞRENMEDEN DÜŞÜNMEK TEHLİKELİDİR. DİKKATLİ OLMAK ZORUNDAYIZ.
Bütün CHP'li arkadaşları, Atatürk'ün kurucu iradesini ve ALTI OK'u savunan seçmenleri ve hangi partiye yakın olursa olsun bütün Türk Milleti'ni bu gelişmelere karşı uyanıklığa ve mücadeleye davet ediyorum.
Bugün, anti-emperyalist mücadelenin tarihi bu alanda yazılmaktadır.