Gazeteci İbrahim Yalçıner 

İddia ediyorum: Mersin siyaset tarihinde hiç kimse Vahap Seçer kadar saldırıya uğramadı, yalan ve iftiraya maruz bırakılmadı. Niçin? Çünkü, Seçer ezber bozdu. Çalışkandı. Alışıldık bir başkan değildi. Kimi çıkar çevrelerince yönlendirilemedi. Kendi yolundan gitti ve ortaya yeni bir vizyon koydu. En önemlisi Mersin’de yaşayan herkesi kucakladı ve onları Mersinlilik sevgisi içinde birleştirmeye çalıştı.

Dolayısıyla kasaba mantığını aşamamış siyaset esnafı panikledi. En çok da, bütün sermayesi etnik ayrımcılık, mezhepçilik, bölgecilik olan kimlik siyasetçileri ne yapacağını şaşırdı.

Yine iddia ediyorum: Mersin Belediye başkanları içinde hiç kimse Vahap Seçer kadar engellenmedi. Geçmiş dönemden bir yıllık Belediye bütçesi kadar borç bırakıldığı halde kendisinin borçlanmasına izin verilmedi. Hizmet için arsa tahsisi istedi, yok denildi. İtfaiye için kadro izni istedi, verilmedi. Atatürk Parkı ve Kültür Parkın bir bölümü Belediye hala tahsis edilmedi. Metro kredi izni hala bekletiliyor. Bütün bunlara, hatta ekonomik krize rağmen hizmetlerin hızı kesilemedi.

Vahap Seçer, ekonomiden spora, kültürden sosyal desteğe kadar hayatın her alanında hizmet üretiyor. Onun için halkın içinde. Her yerde, herkesle. Elbette bu durum siyaset esnafını ürkütecekti. Onlar için yalan ve iftiraya başvurmaktan başka bir şey kalmamıştı.

Hemen şimdilerde çok geçerli olan teröristlerin himaye edildiği yalanına sarıldılar. Bunun için komplolar ve kumpaslar kurmaya başladılar. Amaç Seçer’i durdurmak, engelemek. Ancak bunu yapanlar bir şeyi unutuyorlar. Engeller, zorluklar kimi insanları durdurabilir. Ama kimilerini de güçlendirir. Liderler zor şarlardan doğar. Ya da zor şartlara boyun eğmeyip yoluna devam eden insanlar gerçek lider olurlar. Vahap Seçer böyle biri. Onu durduramadınız. Daha güçlendirdiniz. İyi ki böyle yaptınız.

İyi ki her türlü yalan ve iftiralara başvurdunuz. Onun için devam edin beyler. Siz yolunuza, biz yolumuza. Mahşerde buluşuruz.