ESKİ MERSİN’E DAİR | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı  10:00  BAŞKAN SEÇER MUT HALKIYLA BULUŞTU  09:55  BAŞKAN ÖZYIĞIT, “BALıK PAZARı SAYıSıNı ARTTıRACAĞıZ”  09:39  CEZAEVI AVUKAT GÖRÜŞME ODASıNDA YENILEME BAŞLADı  09:35  AVUKATLARA ‘SEÇIM VE SANDıK GÜVENLIĞI EĞITIMI’ VERILDI  09:32  81 BARO: CINSEL ISTISMARA HEP BIRLIKTE DUR DIYELIM 
ESKİ MERSİN’E DAİR

 

ESKİ MERSİN’E DAİR

Bekir Zorba

“Zaman, zehir hafızalı bir öğretmendir”

Bu köşede zaman zaman eski Mersin’e dair yazılar yazıyorum. Günümüzü anlamak, geçmişi bilmekten geçer. Ayrıca insan hafızası zayıftır yazılı metinler, belgeler birer hatırlatma aracıdır. Geçmişte yazılanlar günümüze ışık tutar, yol gösterir. Bilhassa gençler, her şeyin onların yaşadığı dönemdeki gibi olduğu düşüncelere kapılırlar. Oysa geçmişte çok farklı hayatlar yaşıyordu insanlar. Bu elbette Mersin şehri için de geçerlidir.

Mersin şehrinin 1989 senesinden bu tarafa canlı tanığıyım. Ama tabii daha eskileri bilmeme imkan yok. O tarafını da yazılanlar aracılığıyla telafi ediyorum ki bu konuda Şinasi Develi’nin yazdıklarını bilirim daha çok. Yeni dönemde Abdullah Ayan’ın, Mirza Turgut’un yazıları da var elbette. Fakat Şinasi Develi 1920 doğumlu olduğundan onun yazıları birebir tanıklığı içerir. Bugün yine Develi’nin ‘Eski Mersin’den İzlenimler’ adlı bir yazısından yararlanacağım.

Develi bu yazısında 1930’lu yılların Mersin’inini sokak tarafından anlatıyor. On yaşlarında bir ortaokul talebesidir o günlerde. O zamanki Mersin çok küçüktür. Öyle ki şehri bisikletle baştan sona dolaşmak mümkündür. 1927 yılında nüfus 11.730 dur. 1936’ya gelindiğinde bu sayı 27. 620’ye yükselir. Dokuz yıl içinde şehirde yaşayanlar neredeyse iki buçuk kat artmıştır. O dönemki Mersin bugünkü gibi hızla insanları çeken bir yerleşim merkezidir ki bunda tarım, sanayi ve ticaretin önemi büyüktür.

Şehir merkezinde birkaç ticari öneme ait cadde dışında sokaklar kışın çamura, yazlarıysa toza teslimdir. İnsanlar ve evler toza maruz kaldıklarından hastalıklar, başta sıtma ve verem olmak üzere yaygındır. Belli başlı caddeler parke döşelidir. Asfalt ise Yoğurt pazarıyla Fabrikalar caddesi arasındaki kısımdadır sadece. Diğer sokaklar yapışkan çamur deryasıdır. Mersin’in verimli kırmızı toprağı özelliği itibarıyla yapışkandır.

İnsanları taşıyan faytonlar sokakların süsüydü. Faytonlar genellikle iki atla çekilirdi. Günümüz taksileri gibi onların da durakları vardı. Sebze Hali önü, Yoğurt pazarı, Azak Han karşısı, Postahane civarı, Gümrük meydanı bu duraklardan bazılarıdır.

Eski Mersin’inin 90 yıl önceki sokaklarını gezerken tozla, toprakla karşılaşırdınız. Alışverişler küçük dükkanlardan ve seyyar satıcılardan yapılırdı. Evler ağırlıkla tek katlı önünde küçük bahçesi olan evlerdi. Motorlu taşıtlar belli sayıdaydı. Mahalle sokak kültürü hakimdi. İnsanlar birbirlerini tanırlardı. Kimse selamlaşmadan yoluna devam etmezdi. Dayanışma, yardımlaşma yaygındı.

Günümüzün korunaklı siteleri, plazaları, avm’leri görünce, yoksunluk içindeki insanların daha samimi olduklarını düşünüyorum. Geriye baktığınızda ilerleme ve gelişmenin daha çok ekonomik büyümede, teknolojik gelişmede olduğu görülür. Fakat insan ilişkilerinde aynı derecede, ekonomi ve teknolojiye paralel bir gelişme olmadığını söylemek mümkündür.

Eski Mersin sokaklarında ‘sokak lambacıları’ ayrı bir manzaraydı. Bir elinde ayaklı merdiven, diğer elinde tenekeden ibrik bulunan görevli akşam yaktığı sokak gaz lambasını, sabahları söndürürdü. Gazyağı bittikçe elindeki ibrikten tamamlardı. Mersin’de elektrik ilk 1928 yılı başlarında görülmeye başlamış ise de şehrin her tarafına tesisat çekimi tamamlanmamıştı.

Şehre su verilmesi ise ancak 1938 yılında mümkün olabilmişti. Öncesinde ise sokakların köşe başlarının değişmez manzarası tulumbalardı. Halk buralardan evinin suyunu temin ederdi. Karaduvar, Bahçe mahalleleri şehrin sebze-meyve deposuydu. Eşeklerle sebze- meyve satışı yapılırdı. Sokak satıcıları dondurma, cici-bici, kara murt, üzüm hoşafı, meyan şerbeti gibi yiyecekler de satarlardı.

Mersin sokaklarında dilencileri de unutmamak gerekir. Bugünkü gibi dışarıdan gelen dilenciler değildi bunlar. Zira dışarıdan gelen dilencilere kesinlikle müsaade edilmezdi. Şehrin belli sayıdaki dilencileri haftanın sadece perşembe günleri çıkarlardı. Hayırseverler de onlara verecekleri paraları önceden hazırlarlardı.

Sokaklarda başıboş köpekler bulunmazdı. Kuduz vakasına rastlanmazdı. Bahçelerdeki koruyucu köpekler dışında halkta köpek merakı yoktu. Zira başıboş köpekler belediyece zehirlenirdi.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA