“Sol’da iki çizgi mücadeleleri” yazı dizisine öneriler ve eleştiriler | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı  10:00  BAŞKAN SEÇER MUT HALKIYLA BULUŞTU  09:55  BAŞKAN ÖZYIĞIT, “BALıK PAZARı SAYıSıNı ARTTıRACAĞıZ”  09:39  CEZAEVI AVUKAT GÖRÜŞME ODASıNDA YENILEME BAŞLADı  09:35  AVUKATLARA ‘SEÇIM VE SANDıK GÜVENLIĞI EĞITIMI’ VERILDI  09:32  81 BARO: CINSEL ISTISMARA HEP BIRLIKTE DUR DIYELIM 
“Sol’da iki çizgi mücadeleleri” yazı dizisine öneriler ve eleştiriler

 

Özgürlük Meydanı 

Hayati Özcan’dan eleştiri: 

Mihri Belli'nin 'partisiz devrimcilik tezi' neden eleştirilmedi?
23.8.2019 02:05

12 Mart geldiğinde maceracı dalga içindeki halktan kopuk samimi ateşli gençlik liderlerini partisiz bırakmış, sahipsiz kalmalarına neden olmuştur. O gençler de ne yazık ki 1971 karşı devrimine yem olmaktan kurtulamamıştır.

Hüseyin Karanlık’ın yazı dizisinden bir gün önce Hikmet Çiçek arkadaşın Mihri Belli'yi anlatan bir makalesi de yayınlandı. Çiçek, Doğu Perinçek’in Mihri Belli’nin cenazesine katıldığını da belirterek Perinçek’in onun için övgü dolu sözlerini aktardı. Yazı dizisinde ise MDD saflarında Perinçek-Mihri Belli arasında Parti konusunda iki çizgi mücadelesi (18 Agustos 2019) olduğunu ayrıntılarıyla öğrendik.

Mihri Belli, Doğu Perinçek ve Deniz Gezmiş gibi dönemin önderlerinin Parti kuralım çağrısına; hayır gevşek kalalım, partiye gerek yok diyerek zinde kuvvetleri öne çıkarıyor. Mihri Belli ve Doğan Avcıoğlu’nun zinde kuvvetler dediği ise bir kısım asker ve aydınların yapacağı 27 Mayısın devamı niteliğinde bir askeri hareket. Sonuçta o tutum, 12 Mart geldiğinde maceracı dalga içindeki halktan kopuk samimi ateşli gençlik liderlerini partisiz bırakmış, sahipsiz kalmalarına neden olmuştur. O gençler de ne yazık ki 1971 karşı devrimine yem olmaktan kurtulamamıştır. Oysa parti kurulmuş olsaydı, belki de 12 Mart 1971’de bu ölçüde yıkıcı sonuçlarla karşılaşmayacaktık.

Bugün Türkiye ABD’yi hallaç pamuğu gibi savuruyorsa büyük ölçüde bu, öncü parti sayesindedir.

Mihri Belli

'İYİKİ BİZİM ÖZEL İŞİMİZ OLMADI'

Şevket Süreyya’nın o kapsamlı, içi bilgi dolu “Tek adam”, “İkinci Adam”, “Enver Paşa” kitaplarındaki gibi mesele sadece “Adam” işi değildir. Öte yandan Doğu Perinçek düşmanlığının esas nedeni de zaten Öncü parti düşmanlığıdır. Doğu Perinçek’i partiden çekin, düşman cenahtan kimse tık demez.

Atatürk, Türk Ocakları Genel Başkanı Hamdullah Suphi’ye kurtuluş savaşının sürecini sorar, “neredeydin” der. “ Özel işlerimiz vardı” diye cevap verir Tanrıöver. Atatürk’ün cevabı öncü tavra ve partizanlığa örnektir: “ İyi ki bizim özel işimiz çıkmamış..”

Aslında yazı sol içindeki iki çizgi mücadelesi olarak ele alınmamalıydı. Gerçekte 200 yıldır süren Hürriyet ve İtilaf ve İttihat Terakki ile yol alan Türkiye’de iki çizgi mücadelesidir. Tartışmaların içinde AP, CHP vb. partilerin, gençlerinin tavrı da bugün için anlamlıdır. Bu pecereyi bugüne kadar hiç açmadık, ya da çok az konu edindik.

REVİZYONİZME DİRENİŞİN KAZANIMLARI

1970’lerin ikinci yarısından itibaren Rusya gelsin ülkeyi kurtarsın tezlerine karşı direnen Aydınlıkçılar sayesinde “Başımızı kendi omuzumuz üzerinde taşıyacağız” anlayışını ve milli direnme ruhunu geliştirdi. Bağımsızlık ateşini toplumun tüm hücrelerine yeniden pompaladı. Türk solu CHP dahil Mustafa Kemale ya açık ya da burnunu kıvırarak küçük bakarken, TİKKO vb.leri faşist derken, Perinçek o zaman Aydınlıktaki başyazısında Atatürk için “Türkiye’nin yetiştirdiği en büyük devrimci “ diye yazmıştı. Ve bu yüzden de “Kemalist burjuva” diye alaya alınmıştı. Ama o gün Atatürk düşmanlığına direnmese idik bugünü göremezdik.

Sonraki yıllarda AB’nin Türkiye’deki Büyükelçisi Karen Fogg’un “Türk tarihini unutturun” tezi o zaman Brejnev’lerin elinde bir ideolojik malzeme idi. Türk tarihini savunduğumuz için Aydınlıkçılara “faşist bozkurtlar” diyorlardı, tıpkı şimdi “ulusalcı faşistler” diyen PKK ve o rüzgarın etkisinde kalanlar gibi.

ATEŞ VE AYDINLIK'LAR GÖRDÜK

----------------------------------------------------------------------------------------------------------

İki çizgi mücadelesi Sol’da mı sosyalist harekette mi?

20.8.2019 01:57

Üç gün önce Aydınlık’ta yayınlanmaya başlayan 'MDD - Sosyalist Devrim tartışması ve TİP' yazısına eleştirilerimi ve önerilerimi size iletmek istedim.

 
ALİ KARŞILAYAN

Öncelikle “Sol’da iki çizgi mücadeleleri” ifadesine itiraz ediyorum. MDD-SD tartışmasıyla başlayan iki çizgi mücadelesi, sosyalist hareket içinde ve örgüt olarak TİP, FKF, Dev-Genç içinde cereyan etti. Zaten sizde yazıya başlarken “MDD-Sosyalist Devrim tartışması 1960’ların ortalarında Türkiye İşçi Partisi (TİP)içinde patlak verdi” diyorsunuz.

1965- 1970 yılları arasında Türkiye’de sol, sol kamuoyu neydi? CHP’de Bülent Ecevit Ortanın Solu hareketini başlattı, gençlik içinde de Sosyal Demokrasi Dernekleri kuruldu. Bu örgütler içinde ve çevrelerinde MDD-SD tartışması yaşanmadı, onlar bu tartışmayla hiç ilgilenmediler. Ecevit, Ortanın Solu hareketini tanımlarken, TİP’i ve sosyalist hareketi “Aşırı Sol” olarak niteledi. Bir de Cumhuriyet gazetesi çevresi var. Orada da MDD-SD tartışması yankı bulmadı. Bir ölçüde YÖN dergisinde, o da Mihri Belli’nin E.Tüfekçi imzasıyla çıkan yazıları nedeniyle yer buldu. Mihri Belli TKP davasında ceza aldığı için siyasi hakları kısıtlıydı, hukuki engel bir yana 1940’larda komünistlere konulan ambargo devam ediyordu. “ Aydınlık düşünce üretiminin ve tartışmaların odağı oldu” başlıklı çerçeve içindeki bölümde , ‘Başlangıçta Mihri Belli’ nin de yazarlar arasında yer aldığı AYDINLIK’ ifadesi doğru değil.

1968-1969 yıllarında Milli Demokratik Devrim hareketinin lideri Mihri Belli idi. Aydınlık yazı kurulu toplantılarına da katılır, başkanlık ederdi. 1967’de İstanbul’da yayın hayatına başlayan derginin adı niye “Türk Solu” oldu. Muhtemelen Mihri Belli, Sevinç Özgüner, Vecdi Özgüner Sosyalist adını vermekten çekindikleri içindir. Ama Hikmet Kıvılcımlı cesur davrandı “Sosyalist “adıyla dergi çıkardı. 1968 devrimci gençlik hareketi özgürlük rüzgarı estirdi. Aydınlık Sosyalist Dergi yayınlandı, Mihri Belli Siyasal Bilgiler Fakültesi salonunda “Milli Demokratik Devrim” konferansı verdi. Bu nedenle yargılandı ama beraat etti. Hikmet Kıvılcımlı’yı “1951 Komünist Tevkifatı’nın ünlü önderlerinden biri” saymışsınız. Bu doğru değil, zaten ikinci paragrafta yazıldığı gibi1954 yılında Vatan Partisini kuruyor. “Kasım 1968’de Doğu Perinçek önderliğinde çıkmaya başlayan Aydınlık Sosyalist Dergi’ ise kısa sürede sol kamuoyunun ağırlıklı düşünce merkezi haline gelmişti.” diyorsunuz, hangi sol kamuoyu ? Aydınlık Sosyalist Dergi çıkış amacını “Aydınlık Çıkarken” broşüründe “ Milli Demokratik Devrim hareketine eylem kılavuzu olmak “ olarak açıklamıştı. Vahap Erdoğdu TİP’ in 1966 yılındaki 2. Olağan Kongresinde MDD’yi savunduğu gerekçesiyle ihraç edilmişti. Aydınlık Sosyalist Dergi’nin Sorumlu Yazıişleri Müdürü Vahap Erdoğdu idi. TİP içinde ve FKF içinde iki çizgi mücadelesi veren devrimciler Aydınlık Sosyalist Dergi’yi okuyarak siyaset geliştiriyor ve Aydınlık çevresinde örgütleniyorlardı.

MDD-SD tartışması bir bakıma, Türkiye’nin sosyal ve ekonomik yapısı, feodalizmin mi, kapitalizmin mi egemen üretim biçimi olduğunu araştırıyor ve tartışıyordu. Bu tartışmalarda üniversite öğretim üyeleri; Sadun Aren, Kenan Somer dergilere yazılar yazıyorlardı, Doğu Perinçek’ de A.Ü Hukuk Fakültesinde öğretim üyesiydi. Ama öte yandan teori pratikte sınanıyordu. Sosyalist gençliğin kitle örgütü FKF, özellikle 1968 Mart ayında, Doğu Perinçek’in genel başkan seçilmesiyle , 68 devrimci gençlik hareketine önderlik ediyor, mücadele içinde CHP gençliğini de milliyetçi-muhafazakar gençliği de boykot ve işgal eyleminde birleştiriyordu. Teori pratiğe uygulanıyor ve başarı kazanıyordu. TİP Merkez Yönetiminin etkisinde kalarak SD çizgisini savunan birçok genç arkadaşı bu pratikler içinde MDD saflarına kazandık.
 
MDD stratejisini savunan görüşleri tırnak içine almışsınız ama, kimin görüşü olduğunu belirtmemişsiniz. İsim vermek gerekir. “TİP yönetimine göre, MDD tezi sosyalizme aykırıydı ve milliyetçi bir sapmayı ifade ediyordu” diyorsunuz. TİP yönetimi daha açık bir ifade ile bize yani Aydınlıkçılara CHP kuyrukçusu diyordu. Çünkü TİP yönetimi 1965 milletvekili seçiminde 15 milletvekili kazanınca parlamenter yoldan iktidara gelip sosyalizmi uygulayacağını söylüyordu. Bu da ancak CHP’den oy çalarak olabilirdi, seçime “onlar kapitalist ama biz sosyalistiz, işçiden emekçiden yanayız” şeklinde propaganda yapıyordu. Aslında TİP yönetimi devrime karşıydı.

Devrime karşı oluşlarının bir nedeni parlamenterist olmaları, öte yandan Sovyetler Birliği Komünist Partisi (SBKP) etkisi altında kalmış olmalarıydı. Çünkü 1968’de SBKP kapitalizm yoluna girmiş ve dünya çapında ABD ile devrimlere karşı ittifak kurmuşlardı. Evet Mehmet Ali Aybar, Sadun Aren ve Behice Boran’dan farklıydı, o SBKP ‘ye tabi değildi ama devrime karşı olmakta birlikteydiler. “TİP yönetimi o dönemde ABD emperyalizminin Türkiye’deki egemenliğine karşı ve gericiliğe karşı etkili bir mücadele yürüten Kemalist akımı ve CHP’yi kendisine esas rakip olarak görüyordu” diyorsunuz.

Ama bu da doğru değil, 1965-1967 yıllarında Amerikan üslerine ve NATO’ya karşı parlamento içinde ve içinde mücadele yürüten sadece TİP vardı. CHP bu mücadeleye destek olmadı. Bu dönemde CHP’nin Amerika’ya ve NATO karşı hiçbir faaliyeti olmamıştır.

“ 6. FİLO’ya HAYIR” mitingleri üniversite gençliği ve eylemlere önderlik eden Öğrenci Dernekleri tarafından yapıldı. Bu derneklerin yönetiminde 1969 yılına kadar CHP’li gençler vardı. İzmir’de Türkiye Milli Talebe Federasyonu (TMTF) Ege Bölge Şubesi’nde CHP’li gençler vardı. Sosyalist Gençliğin kitle örgütü FKF üyeleri de bu mitinglere katılırdı. Ama CHP İl Örgütü’nün katıldığını hiç görmedik. 1968 boykot ve işgallerinde Üniversite Reformu talebi önde olduğu için “Sağ-Sol Yok Boykot Var” sloganıyla geniş bir birliktelik oluştu. Ama 1969 boykotlarında “Bağımsız Türkiye” “ Yankee Go Home” sloganları öne çıktığı için, CHP’nin örgütlediği Sosyal Demokrasi Dernekleri Federasyonu boykota karşı çıktı.

CHP Genel Başkanı İsmet İnönü, bizzat CHP’li gençleri eylemlere katılmaması için uyardı. Öğrenci Forumlarında şiddetli tartışmalar sonucunda SDDF’li gençlerin hayır oyuna rağmen çoğunlukla boykot kararları alınabildi.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA